Çocuklarının daha iyi eğitim almasını isteyen veliler Acıbadem İlköğretim Okulu\'nda örnek bir uygulamaya imza attı. Sınıfta bilgisayarlı eğitime geçildi.
Acıbadem İlköğretim Okulu\'nun 34 kişiden oluşan 3-B sınıfı, velilerin desteği ile bir ay içinde son derece modern bir hal aldı. Çocuklarının en iyi şekilde yetişmesi için bir araya gelen veliler, sınıfta bilgisayarlı eğitimi başlattı. Öğrenciler hayat bilgisinden matematiğe kadar her dersi görerek öğreniyor; tarih dersinde Kurtuluş Savaşı belgeselleri izliyor, resim yaparken Mozart dinliyor. Ders programlarını evlerdeki bilgisayarlardan da görmek mümkün. Bilgisayarlı eğitim ev ödevi kavramını da biraz değiştirmiş. Artık öğrenciler o günkü ödevlerini öğretmenleri Erdoğan Özkan\'dan gelen mail ile öğreniyor. Bazı derslerde ise öğrenciler, kürsüde oturarak dersi yönetmenin keyfini yaşıyor.
Derslerde tam bir işbölümü hakim. Erdoğan Özkan, tahtada dersi anlatırken, bir öğrenci de bilgisayarın başına geçip teker teker konuları tahtaya yansıtıyor. İşte tüm bu olanaklar 3-B sınıfının özverili velileri ve sınıf öğretmeni Erdoğan Özkan sayesinde gerçekleşiyor. Öğrencilerine bilgisayar desteğiyle daha iyi bir eğitim vermek isteyen Özkan, bu fikrini velilerle paylaşmış. Hep beraber hummalı bir çalışmaya girişen ve işe sınıfın sıra, masa ve panolarını değiştirerek başlayan veliler, bilgisayar ve projeksiyon sistemini de hazırladıktan sonra yazılımı da temin etmiş. Velilerin maddi imkanları elverdiği ölçüde yardım ettiğini belirten Sevgi Ermiş, "İşin en zor kısmı doğru yazılım programını seçmekti" diyor. Öğretmen ile birlikte Milli Eğitim Bakanlığı\'ndan onaylı interaktif bir programı tercih ettiklerini anlatan Ermiş, çocukların kavuştuğu bu olanaktan çok mutlu: "Yazılımda tüm ilköğretim derslerinin yanı sıra harita bankası, filmler ve müzik kutusu da bulunuyor. Program her yıl müfredata göre değiştiriliyor. Tüm bu harcamalar 11 milyar liraya mal oldu ama her şey çocuklarımız için." İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi mezunu, 19 yıllık öğretmen Özkan hareket noktasını şöyle anlatıyor: "Bilgisayar destekli eğitimin gerekliliğine inanıyorum. Öğrencilerin tüm dersleri görerek ve anlayarak geçmesinden yanayım. Sınıfımda da böyle bir eğitim vermek istedim. Masa ve sıralarımızdan bilgisayarımıza kadar her türlü masrafımızı velilerin desteğiyle karşıladık. İyi bir sonuç elde ettiğimize inanıyorum. Tüm öğrenciler dersleri daha ilgiyle takip ediyor ve daha çabuk öğreniyorlar, unutmuyorlar. Başarımız yüzde 100 arttı."
DİĞER VELİLERE ÖRNEK OLDU Kısa bir süre sonra diğer sınıflardaki velilerin de kendi aralarında para toplayarak çocukların kullandığı sıra ve masalarını değiştirdiklerini söyleyen Özkan, "Velilerimizin bu örnek davranışı diğer velileri de harekete geçirdi ve tüm sınıfların sıra ve masaları değişti. öğrencileri bu değişimden oldukça memnun" diyor. Kızının eve geldiğinde, o gün öğrendiklerini anlatmaya başladığını söyleyen Şule Yılmaz da bu heyecanı paylaşıyor: "Tarih dersinde Kurtuluş Savaşı\'nı işledikleri gün, kızım eve geldiğinde savaşı bana tüm ayrıntılarıyla anlatmaya başladı. Kitaptan okumak yerine her şeyi görerek öğrenmek çocukları daha mutlu ediyor ve öğrendiklerini unutmuyorlar."
